1 Mart 2021 kademeli normalleşme kararlarına toplu bakış


Hükümet vaka sayısının artışta olduğu bir dönemde mecburen "kademeli" dediği "normalleşme" kararı almak zorunda kaldı.

Zorunda kaldı, zira esnafın büyük bir basıncı altındaydı, üstelik turizm mevsimi yaklaşıyordu.

Açıklanan kararlar yine bilim dışı bir yaklaşımı sergiliyor:

1-Salgının izleme kriteri yanlış. Ülkemizde test vatandaşın talebine göre yapılıyor. Sağlık Bakanlığı’nın vaka bulmaya yönelik bir test stratejisi yok. Artık yakın temaslılara bile test yapılmıyor. Bu nedenle günlük test sayısı ciddi dalgalanmalar gösterdiği gibi son zamanlarda düzenli bir azalma içinde. Büyük ihtimalle test sayılarında iller arasında da önemli farklılıklar var. Dolayısıyla salgının seyrini hastalık hızı (vaka/nüfus) kriteri üzerinden izlemek yanlış. Zira test sayısı azaldıkça vaka sayısı da azalıyor, arttıkça da artıyor. Bu nedenle uygun kriter vaka/test oranıdır. Hastalık hızıyla salgın politikası belirlemek yanlıştır.

2-Güneydoğu illerinin en düşük risk durumunda görünmesinin nedeni de muhtemelen test sayısının düşüklüğüyle ilişkilidir. Bu iller tanı ve takip olanaklarının yetersizliği nedeniyle kanser, verem gibi hastalıklar açısından da en düşük risk bölgesindedir. Eğer böyleyse bu illerdeki sınırsız açılmanın yakın gelecekte salgını yeniden şiddetlendirmesi de yüksek olasılıktır.

3-Son birkaç haftadır hem günlük vaka sayısı hem de vaka/test oranı düzenli olarak artıyor. Günlük vaka sayısı 10 bine ulaştı, vaka/test oranı ise %7,5’i geçti. DSÖ’nün yeniden açılma için belirlediği üst sınır %5. Yani, bu ortamda normalleşme kararı zaten başlı başına yanlıştır. Hatırlayalım geçtiğimiz Mayıs ayında, günlük vaka sayısı 1.000’in altındayken tüm bilim çevreleri normalleşmenin yanlış olacağı konusunda hemfikirdi.

4-1 Mart kararlarıyla okullar hemen tamamen açılıyor. Yukarıdaki maddede andığım nedenle bu yanlış bir karar. Ancak yanlışın içinde bir başka yanlış daha var. Okullarını açan ülkeler öğrencilere ve öğretmenlere yönelik bir test stratejisini belirleyerek bunu yapıyorlar. Öğrencilere haftada bir kez test yapılması gibi. Yeniden kapanmalara vaka/test oranına göre karar veriyorlar. Bizde açıklanan kararlarda böyle bir stratejinin belirlenmediğini görüyoruz. Büyük hatadır ve önümüzdeki dönemde okulları salgının merkezi durumuna getirebilir.

5-Salgın yönetimini il bazında ele almak, eğer iller arasında seyahat kısıtlaması uygulanmıyorsa tamamen saçma ve akıl dışıdır. Yüksek riskli illerle orta-düşük riskliler arasında devam edecek seyahatlar, malzeme, gıda nakilleri devam ettikçe düşük riskliler kısa süre içinde yukarıya doğru terfi edecek ve değişkenlik de il düzeyindeki mevcut salgın politikalarını işlevsizleştirecektir.

Hükümetin normalleşme kararının ve benim bu saptamalarımın doğruluğunu vaka/test oranındaki değişime göre sınayacağız.

Yorumlar

  1. Ne kadar doğru tespitler hocam...

    YanıtlaSil
  2. Sonuçları ağır olacak bu gidişin.
    Emeğinize sağlık hocam🙏

    YanıtlaSil
  3. Teşekkürler ve saygılar sayın hocam. Tartışma günlerimizi iple çekiyoruz.
    S.Kav

    YanıtlaSil
  4. Bayazıt İlhan3 Mart 2021 12:34

    Ellerinize, aklınıza sağlık hocam. Çok yalın, anlaşılır biçimde ne güzel anlatmışsınız. Umarım iyiye gider ama nasıl olacak? Aklın, bilimin ışığında değil başka telaşlarla kararlar alındığı görülüyor.

    YanıtlaSil
  5. aslında dogudaki vatandaslar en cok is icin sehir sehir dolasanlar...oralarda vaka sayısının az olması hocamızın dediği gibi.ben şs yerimden biliyorum.covid olan isciler memleketlerine gonderildiler...


    YanıtlaSil

Yorum Gönder

SALGIN