Çin 4 ayda salgını nasıl bitirdi?

                                         

Hatırlanacağı gibi salgın Ocak 2020 başında Çin’de patladı.

Araştırmalar kaynağın deniz ürünleri satan bir pazar yeri olduğunu ortaya çıkardı.

Batı dünyası, ilk haftalarda küçümseyici bir yaklaşımla, felaketi Çinlilerin beslenme alışkanlıklarına, geri kalmışlıklarına bağladı. Çin hak ediyordu.

Böylece o dönemde Batı olaya tam bir vurdumduymazla yaklaşıyor, hastalığın gelişmiş dünyaya yayılmasını neredeyse mümkün görmüyordu. Virüs İtalya’dayken İtalya ve İspanya takımları arasında 10 binlerce taraftarın önünde futbol maçı oynanıyor, Fransa’da bir tarikat yine 10 binlerce kişinin katıldığı bir haftalık ayin düzenliyordu.

Avrupa ve ABD’deki hastaneler dolmaya başladığında tutum biraz değişti. Artık virüs bir gerçeklik olarak algılanıyor ve kabulleniliyordu. Ama bu kez suçlayıcı bir yaklaşımla. Trump SARS-COV-2’yi “Çin virüsü” diye niteliyordu. Dediğine göre Çin tarafından sabotaj amacıyla özel olarak üretilmişti. Öte yandan genetik analizler bu dayanaksız iddiayı çok öncesinde çürütmüştü.

İngiltere’de Johnson, ABD’de Trump yönetimleri kendilerince salgınla dalga geçer ve hiçbir ciddi önlem almazken, Çin ilk şoku atlattıktan hemen sonra halk sağlığı biliminin tüm ilkelerini harfiyen uygulamaya başladı.

Öncelikle virüsün genetik haritasını 10 gün içinde tüm dünyayla paylaştı ve aynı anda da aşı çalışmalarına başladı. Şu anda dünyada faz-3 aşamasına ulaşmış 13 aşı çalışmasının 5’i Çin’e ait.

Bugün (18 Aralık) 1,5 milyarlık nüfusuyla Çin’deki toplam vaka sayısı 86.806, ölüm sayısı 4.634, aktif vaka sayısı ise yalnızca 307. Evet 1,5 milyar nüfuslu ülkede şu anda yalnızca 307 vaka var.

Nüfusu Çin’in 1/5’i kadar olan ABD’de toplam vaka 17.888.353, ölüm 320.845. Nüfusu Çin’in neredeyse 1/20’si kadar olan Türkiye’de ise vaka sayısı 1.982.090, ölüm sayısı da 17.610.

Çin’de günlük vaka sayısı Mayıs ayından beri 5-10 civarında, Nisan ayı sonundan beri de ölüm olmadı. Dolayısıyla Çin’in salgını en fazla 4 ay içinde bitirdiği kabul edilmelidir.

A-Çin’in salgını bitirmesini sağlayan faktörler neler?

1-Yaş farkı

Kimileri Çin’in genç bir nüfusa sahip olmasının salgını kontrol altına almasında belirleyici olduğunu ileri sürüyor. Doğrudur: Batı’da yaşlı nüfusun fazlalığı (örneğin İtalya’da 65 yaş üzeri nüfus %23 kadarken, Çin’de %9’un biraz üzerindedir) salgını şiddetlendiren, özellikle ölüm sayısının artışına neden olan önemli bir faktördür. Ancak bu parametre olguyu kesinlikle açıklayamaz. Çünkü örneğin salgının hala kontrol dışında olduğu Türkiye’de yaşlı oranı Çin kadardır.

2-Yaş farkı değil, yaklaşım farkı

Çin’in salgını bitirmesini sağlayan şey, salgına bilimsel ve insani bir yaklaşım geliştirmiş olmasıdır.

22 Eylül’deki Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Trump’ın Çin’i “bu vebayı dünyaya salmakla” suçladığı konuşmasının hemen ardından, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping aynı toplantıda salgından etkilenen ülkeleri: “bilimin rehberliğini takip etmeye… ve bu salgını yenmek için ortak bir uluslararası yanıt vermeye” çağırarak, “konuyu siyasallaştırma ve damgalama girişimlerinin reddedilmesi gerektiğini” söyledi.

Olağanüstü durumlarda bilimin uygulanmasını belirleme bakımından bu yaklaşım farkı çok önemlidir.

Trump bu konuşmasından 9 gün sonra Covid’e yakalandı.

3-Merkezi müdahale                                                                                         

Çin’in salgını bitirmesini sağlayan temel faktör bu hastalıkla mücadele etmek için gereken merkezi bir mücadele sistemine ve yaklaşımına sahip olmasıydı. Çin’deki bu sistem sosyalizm döneminden kalmaydı ve bir başka ifadeyle Çin sosyalizm döneminin sağlık politikaları doğrultusunda ürettiği refleksle salgını bitirmeyi başardı.

Öte yandan 2000’lerin başında patlayan SARS salgını sırasında kazanılmış ve bilimsel bir şekilde değerlendirilmiş deneyimler de Çin’in söz konusu başarısında etkili oldu.

4-Halk sağlığı politikaları

Çin halk sağlığı biliminin önerdiği bütün önlemleri (yaygın test, vaka ve temaslıların ayrı ayrı izolasyonu, gerektiğinde tam karantina) harfiyen uyguladı. Salgını bitirmekteki başarısının anahtarı budur. Kapitalist ülkelerin hiç birisi bunu yapmadılar milyonlarca insanın hastalanmasını, yüz binlercesinin ölmesini seyretmekle yetindiler.

Wuhan Ocak ayının sonundan Nisan ayının başına kadar sürecek 76 günlük sıkı bir karantinaya alındı. Bütün üretim ve toplu taşıma tam olarak durduruldu. Nüfus hareketliliği asgari düzeye indirildi. Her haneden ancak bir kişinin iki günde bir zorunlu ihtiyaçları karşılamak üzere evden çıkmasına izin verildi. İnsanların günlük ihtiyaçlarını karşılamak üzere gönüllüler harekete geçirildi. Bu önlemler salgının yayıldığı diğer eyaletlerde de hayata geçirildi.

Ülke genelinde toplu taşıma merkezlerinde 14.000 sağlık kontrol noktası oluşturuldu. Kış tatilinden sonra okulların açılışı ertelendi.

Wuhan’da 10 gün içinde 11 milyon kişiye PCR testi yapıldı. Bulunan vakalar izole edildi. Etkili bir filyasyon sistemi kuruldu. Tüm temaslılar saptandı ve karantinaya alındı.

Yaygın test stratejisinden hiç vazgeçilmedi. Ekim ayı başında 12 dış kaynaklı vakanın saptandığı 9 milyon nüfuslu Qingdao kentinde yalnızca 5 gün içinde herkese test yapıldı.

Çin halen bu önlemleri çok sıkı biçimde uygulamaya devam ediyor. Örneğin Almanya’dan Çin’e gelecek olanlara hem PCR testini hem de kanda yapılan IgM testini zorunlu tutuyor. IgM testinin pozitifliği de hastalığın geçirilmekte olduğunu gösterir.

Öte yandan Çin ancak Ağustos-Eylül döneminde yabancıların ülkeye girişine belli şartlar altında izin vermişti. Buna göre Çin’de oturma izni olan çalışanlara ve salgın nedeniyle birbirinden ayrı düşmüş eşlere giriş izni veriliyordu. Üstelik bu da bazı Avrupa ve Asya ülkeleri için geçerliydi. Hal böyleyken, dünyada salgının yeniden şiddetlenmesi üzerine, İngiltere, Rusya, Belçika da dahil olmak üzere pek çok ülkeden girişler Aralık ayı ortasında yeniden askıya alındı.

5-Halkın uyumu

Dünyanın en büyük kişisel koruyucu ekipman üretici ülkesi olarak Çin klinik önlük, maske üretiminde zorluk çekmedi. Çin halkı maske takmayı kolayca benimsedi. Zaten böyle bir alışkanlığı vardı.

Oysa ABD’de virüs yayılımının tepe noktasında olduğu Haziran ve Temmuz aylarında bile milyonlarca insan maske takmayı reddediyor, alınan önlemleri protesto mitingleri düzenleniyor, Trump bu mitinglerde konuşmalar yapıyordu.

Çin salgın önlemlerine bilgisayar teknolojilerini seri biçimde entegre etti. Örneğin önlemlere uymayan vatandaşlar dronlarla saptandı. Dronlar bu insanları “evet teyze, bu dron seninle konuşuyor, maske takmadan dolaşmamalısın, istersen evine git” şeklinde uyardı. Çin ayrıca 5G teknolojisini salgınla mücadele amacıyla yaygın olarak devreye sokan ilk ülke oldu.

İngiltere’de ise Mart ayının ortasında 150.000 kişinin bir at yarışı organizasyonuna katılmasına izin verildi. Ağustos’ta 460.000 Amerikalı bir motosiklet şenliği için Güney Dakota Sturgis kentinde toplandı.

Ama unutmayalım, ancak devlet gerekenleri yaptığında halkın uyumu sağlanabilir.

6-İzolasyon stratejisi ve hastaneler

5 Şubat 2020’de Wuhan’da 13.000 yataklı 3 tane pandemi hastanesi hizmete sokuldu. Ağır hastalarla, hafif-orta derecedeki hastalar ayrı sağlık kurumlarında tedaviye alındı. Böylece virüsle enfekte bireyler, hastalığın ciddiyet derecesine göre sağlık kurumlarında izole edilmiş oldular. Bu önlem virüsün ev içi yayılımını önledi.

Bilindiği gibi Türkiye’de hastanede tanı konulan ve semptomları olan hastalar bile, hastane tedavisine gerek olmadığı gerekçesiyle halen evlerine gönderiliyor.

B- Çin diktatörce bir salgın yönetimi mi sergiledi?

Bazıları Çin’in bu tutumunu baskıcı, hatta diktatörce olarak nitelese de, yukarıda da belirttiğim gibi Çin yalnızca halk sağlığı biliminin önerdiklerini uyguladı. Yapılanların insan hakları bağlamında değerlendirilmesi Batı tarzı bir çarpıtmadır.

Çin bu politikaları uygulamamış olsaydı, salgın şu anda yalnızca Çin’de değil tüm dünyada hayal bile edemeyeceğimiz şiddetiyle devam ediyor olurdu.

Nitekim 8 Ekim’de Lancet dergisinde yayımlanan bir modelleme çalışması Çin’in bu önlemlerinin 29 Ocak ile 29 Şubat arasındaki 1 ayda 1-4 milyon hastalığı ve 56.000 ölümü önlemiş olabileceğini ortaya koyuyor.

Science dergisinde 15 Aralık’ta yayımlanan bir araştırma ise salgını kontrol altına almak için Çin önlemlerinin ne denli yaşamsal olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Bu araştırmaya göre virüsün yayılma şiddetini ölçen RO katsayısını en az derecede azaltan önlem evde kal stratejisi iken, en etkili olanlar okulların kapatılması, yüz yüze çalışmanın durdurulması, toplu taşımanın sınırlanması ve insanların bir araya gelişlerinin önlenmesidir. Çin’in yaptığı budur ve üretim ve toplu taşıma devam ederken insanlara evde kalın demenin gerçekten anlamı yoktur.

Aklın yolu bir. Çin bilimsel önlemleri merkezi yönetimin politik iradesiyle uyguladı.

Batı’nın kapitalist ülkeleri ise ancak son aşamada kimi sınırlı önlemleri hayata geçirdiler ve hiçbir zaman üretimi tam olarak durdurmadılar. Bugün bile bu böyledir. Örneğin Almanya’nın bir hafta önce başlattığı “kapanma” üretimi kapsamamaktadır. Batı’nın karantinadan anladığı şey küçük işletmelerin kapatılması ve çalışmayanların evlerinden çıkışının sınırlandırılmasıdır.

Sonuçta salgın Çin’de bitti, Batı’da devam ediyor ve Batılı hükümetler bunun nedeninin insanların evlerinde kalmamaları olduğunu iddia edip, kendi suçlarını halkın üzerine atıyorlar.

*Fotoğraf Reuters'ten, 12 Aralık'ta Wuhan'da bir gece kulübü

https://www.who.int/publications/m/item/draft-landscape-of-covid-19-candidate-vaccines

https://www.worldometers.info/coronavirus/country/

https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-54508080

https://www.thelancet.com/journals/laninf/article/PIIS1473-3099(20)30800-8/fulltext

https://science.sciencemag.org/content/early/2020/12/15/science.abd9338

https://www.roedl.com/insights/covid-19/corona-china-current-entry-regulations

https://www.china-briefing.com/news/china-again-suspends-entry-of-foreigners-cites-covid-19-risk/

https://www.china-briefing.com/news/chinas-travel-restrictions-due-to-covid-19-an-explainer/

 

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

  1. Sağ olun, keşke herkes okusa...

    YanıtlaSil
  2. Şu cehalete bakın hocam. Biri tiwit atmış -çin kadar bile olamamamışık- yazmış.Zihniyet bu.Yazınızı okuyup ta bunu yazana dert anlatmak mümkünsüz. Kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  3. Çinle alakalı ileri geri laf eden laf ebelerine kapak 🙏🙏🙏👏👏👏

    YanıtlaSil
  4. Çin' n salgınla mücadele yol ve yöntemleri, tüm dünyada örnek alınmalı ve kısa sürede uygulamaya geçirilmelidir.İnsanlığın sağlığı vahşi batı emperyalizminin kar güdüsüne ve insafsızlığına terkedilmemelidir.Sosyalist ve kamucu politikalar insanlığın her alanda kurtuluşudur.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

SALGIN