Sağlık Bakanlığı’nın pandemi hastanesi politikası yanlış



Salgın şiddetlenerek devam ediyor.

Sağlık Bakanı vakaların artık %40’ının İstanbul’da görüldüğünü, İstanbul’daki vaka sayısının birkaç hafta önce salgının merkezi durumundaki Ankara’nın 2 katına ulaştığını açıkladı.

Ardından geçtiğimiz Cuma günü, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün tüm hastanelere pandemi servisleri açılması yönünde bir yazı gönderdiği haberi basında yer aldı.

Salgının ilk döneminde de uygulama bu şekildeydi: Pandemi servisleri açarak, hastaneleri pandemi hastanesine dönüştürmek.

Salgında esas olan “teması önleme” kuralı hastaneler için de geçerlidir

Covid-19 salgınında herkesin enfekte olduğunu kabul etmek salgınla mücadelenin esas ilkelerinden birisidir.

Bu kural hastanelere giriş çıkış yapanlar için de geçerlidir ve salgın durumunda hastane organizasyonu bu kural rehberliğinde şu şekilde olmalıdır:

1-Kentteki tüm hastaneler değil, bazıları pandemi hastanesi olarak belirlenmeli, bu hastanelerin tüm yatakları Covid-19 hastalarının tedavisi için değerlendirilmeli, diğer hastaneler ise tam kapasiteyle “normal”, yani Covid-19 olmayan hastaların başvurabileceği, “steril” hastaneler olarak korunmalıdır. Covid-19’lu hastalar ile diğerlerinin temasını önlemenin en etkili yolu budur.

2-Buna ilave olarak, tüm hastanelerde (pandemi ya da “steril” hastane) ateş, öksürük gibi Covid-19 düşündüren belirti ve bulguları olan hastaların hastaneye girmeden önce ilk muayenelerinin yapılacağı ve hastane genel hizmet binalarının dışında ayrı bir birim oluşturulmalı ve bu birimdeki muayenesi sonrasında Covid-19 olabileceği düşünülenler doğrudan pandemi hastanesine yönlendirilmelidir.

3-Vaka ya da hasta, kim olursa olsun, PCR testiyle ya da klinik olarak Covid-19 tanısı konulan herkes hastanede yatırılarak tedavi edilmelidir. Vakaların çevrelerine enfeksiyonu bulaştırmaları ancak bu şekilde önlenebilecektir. Oysa bugün hastaların yaklaşık yarısı, hastaneye yatırılmasına gerek görülmeyerek evine gönderilmektedir.

İstanbul’daki tüm hastanelerin pandemi hastanesine dönüştürülmesi, yani hastanelerin tamamında pandemi servislerinin oluşturulması ve/veya Covid-19’lu hastalar ile diğerlerinin aynı hastaneleri kullanmalarına izin verilmesi, yalnızca salgının yayılımını artırır, daha da şiddetlenmesine yol açar.

Bu tür bir uygulama, “hastaneden Covid-19 kaparım” endişesiyle pek çok hastanın sağlık hizmeti gereksinimlerini ertelemesine yol açtığı için de ayrıca son derece yanlıştır.

Çin hastane organizasyonunda ne yapmıştı?

Bilindiği gibi Çin çok radikal bir mücadeleyle kısa süre içinde salgını kontrol altına aldı ve hatta bitirdi.

Çin hastanelerle ilgili düzenlemeyi daha salgının patladığı ilk haftalar içinde yukarıda özetlediğim şekilde uygulamaya koydu ve bu uygulama DSÖ’nün 16-24 Şubat 2020 tarihli raporunda da yer buldu.

Salgının merkezi olan Wuhan’da 45 hastane pandemi hastanesine dönüştürüldü. Bunların 6’sı durumu kritik hastalara, kalan 39’u da 65 yaş üzerindeki ciddi hastalara tahsis edildi. 10 tane spor merkezi orta derecede ciddi olan hastalar için pandemi hastanesine dönüştürüldü. Bunlara ek olarak 10 gün içinde 2.600 yataklı geçici iki hastane inşa edildi. Böylece yalnızca Covid-19 hastalarına hizmet verecek yatak kapasitesi çok kısa bir süre içinde 50.000’in üzerine çıkarıldı.

Fotoğraf Pixabay'dan

https://www.who.int/docs/default-source/coronaviruse/who-china-joint-mission-on-covid-19-final-report.pdf

 

 

 

Yorumlar

  1. Hocam elinize sağlık

    YanıtlaSil
  2. Belek hocam korkudan aylardır kontrolüme gidemedim,stentim var iki tane,safrakesemde çamur var dediler.Bütün hastaneler salgına ayrılırsa bize ne olur.Hastalar salgın büyüyor, önlemler sıkı değil.İçimiz çok karardı, morslimiz hiç yok.Bilgilendiriyorsunuz,aklınıza güveniyoruz,selamlar.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

SALGIN