Bu işte bir gariplik var:

Neden günlük vaka sayısındaki artış ağır hasta sayısındaki kadar değil




Salgın Ağustos ayı ikinci yarısından itibaren şiddetlendi. Nedeni 11 Mayıs ve 1 Haziran’da alınan “normalleşme” kararlarıdır.

“Normalleşme” denilen sürecin hiçbir bilimsel kriter gözetilmeksizin, kontrolsüz biçimde ve turizm, ulaştırma sektörlerinin çıkarlarını gözeterek hayata geçirilmesi salgının kontrolden çıkmasına neden oldu.

Bu arada Sağlık Bakanlığı’nın sunduğu veriler de sahadan yansıyanlarla, valilerin, tabip odalarının kendi illeri için açıkladıkları verilerle ciddi tutarsızlık sergilemeye başladı.

Bu durum Bakanlığın verilerine ilişkin güvenin tamamen yıkılmasına yol açtı.

Ancak aynı süreç içinde Bakanlık verilerinin kendi içinde de önemli tutarsızlıklar oluştu.

Bu durumu aşağıdaki tabloda gösteriyoruz.

Ağustos başından itibaren salgının günlük durumu

 

Ağır hasta

Ölen

Aktif hasta

Günlük vaka

22 Ağustos

762

22

20640

1309

1 Eylül

991

47

25729

1572

22 Eylül

1522

65

28967

1692

Son 1 aydaki artış

99,7

195,5

40,3

%29,3

 

Tablodan izlendiği gibi son bir ay içinde günlük vaka sayısı yalnızca %29,3 oranında artarken; salgına ilişkin diğer temel üç göstergedeki artış bunun çok üzerinde gerçekleşti: Aktif hasta sayısında %40,3, toplam ağır hasta sayısında ise %99,7, günlük ölüm sayısında %195,5.

Bir ülkede toplam ağır hasta sayısı neredeyse ikiye katlanırken, günlük vaka sayısındaki artış neden bu kadar sınırlı kalır?

Bu sorunun iki olası yanıtının olduğunu söyleyebiliriz:

1-    Türkiye’de test kriterleri çok sınırlayıcı. Ancak tanısı kesin bir hastayla temasta olanlara, hastaneye yatmayı gerektirecek kadar ağır solunum yolu enfeksiyonu olanlara, Covid-19’a ilişkin iki belirti veya bulguya sahip olanlara test yapılabiliyor. Bakanlığın her gün açıkladığı test sayıları bu durumlara ilişkin. Kısaca ülkemizde testle saptanan vakaların önemli kısmı belirti ve bulgu verenler. Hastalığı belirtisiz geçirenleri bu test stratejisi nedeniyle saptamak pek mümkün olmuyor. Ölen ve ağır hasta sayısının günlük vaka sayısından daha yüksek oranda artışının bir nedeni bu. Şöyle de denilebilir: Ülkemizde test “iş işten geçtikten sonra” yapılmış oluyor.

2-    Tabloda ortaya çıkan çarpıklığın bir diğer olası nedeni ise Bakanlığın verileri gizlemesi. Zaten valilerin, tabip odalarının açıklamaları bunu düşündürüyordu, bu tablodaki görüntü de valileri, tabip odalarını teyit ediyor.

Yorumlar

  1. Kısa net ve açıklayıcı bilgileriniz için tesekkur ederim

    YanıtlaSil
  2. Isin basindan beri boyleydi sayilar yalan soylemez, varolasin hocam sen

    YanıtlaSil
  3. Sayın Hocam, ellerinize emeğinize sağlık. Türkiye'de test kriterleri çok sınırlayıcı yazınız ile ilgili olarak; Aile Sağlığı Merkezlerinde günlük bakılan hastalardan kaç tanesi, ne kadarlık bir kısmı Olası COVID-19 tanı kriterlerini karşılıyor ve bunların ne kadarı ASM hekimi tarafından test için gerekli yere sevk zinciri içinde gönderiliyor şeklinde bir gözleminiz oldu mu? Veya çalışan ASM Hekimlerinden dinlediniz mi bu detayı? Tekrar teşekkür eder, kolaylıklar dilerim.

    YanıtlaSil
  4. hamitisikalp;

    yorum ve sorunuz için teşekkür ederim. Değişik illerdeki ASM'lerde çalışan hekim arkadaşlarımla düzenli diyebileceğim bir sıklıkla konuşuyorum. Bu Türkiye'yi temsil eden bir örneklem hiç olmasa da, söylediklerine göre son zamanlarda muayene için başvuran hastalarının (önümüzdeki dönemde bu oran çok artar) yaklaşık beşte biri Covid-19 benzeri yakınmalarla geliyor. Bunları test için hastanelere yönlendiriyorlar. Yönlendirdiklerinin ne kadarı bunu yapıyor bilmiyorlar. Ancak sanırım esas önemli nokta aile hekimlerinin Covid tanılı veya temaslı olarak izledikleri vaka sayısındaki değişim. Biliyorsunuz Bakanlık her aile hekimine kendi bölgesinde tanı konulmuş hastaları bildiriyor. Aile hekimleri bu hastaları ve temaslılarını telefonla düzenli aralıklarla izlemek zorundalar. En azından kağıt üzerinde durum böyle. Bu sayı yaz dönemine göre ikiye katlanmış durumda. TTB'nin bir araştırması aile hekimi başına Covid-19 izlem hasta sayısını 8,5 olarak veriyor. Selamlarımla.

    YanıtlaSil
  5. Ben ilk günden beri sağlık Bakanlığı'nın verilerine inanmıyorum hocam. Bu da toplumun tedbirler konusunda biraz daha gevşek davranmasına yol açıyor. Böyle olunca da Türkiye se vaka sayıları hiç düşmüyor.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

SALGIN