Aktif Covid-19 hasta sayımız 800 bin civarında olabilir

 


Aktif hasta kavramı halen tedavisi süren hastayı tanımlar.

Aktif hasta sayısı toplam hasta sayısından ölenlerin ve iyileşenlerin sayısının çıkarılmasıyla bulunur.

Aktif hasta sayısının değişimi salgının kontrol altında olup olmadığıyla ilgili fikir verir. Salgın kontrol altında diyebilmek için aktif hasta sayısının düzenli şekilde azalması gerekir. Ancak iyileşenlerin sayısı yeni saptanan hastaların sayısını geçtiğinde aktif hasta havuzu küçülür.

Bakanlık verilerinde aktif hasta sayısı

Bakanlığın her gün açıkladığı verilere göre 26 Eylül’deki aktif hasta sayısı 38.381 olup son 1 ay içinde yaklaşık iki katına ulaşmıştır.

Bu durum ülkemizde salgının kontrolden çıkmış olduğunu gösterir.

Ancak daha önemlisi değişik il valilerinin, tabip odalarının ve belki de en önemlisi hastanelerin acil servislerinde, yoğun bakım birimlerinde ve aile sağlığı merkezlerinde çalışan hekimlerin aktardığı verilerdir. Bu kişilerin paylaşımları gerçek verilerin Bakanlığın açıkladıklarından çok daha fazla olduğunu göstermektedir.

TTB’nin aile hekimleri üzerindeki araştırması

TTB 7-14 Eylül tarihleri arasında internet ortamında aile hekimlerine bir anket uyguladı.(1) Bu ankete yaklaşık 900 aile hekimi yanıt verdi. 18 il dışındaki tüm illerden; Marmara, Ege, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve İç Anadolu bölgelerindeki illerin hemen tamamından ankete yanıt geldi.

Araştırmanın iki önemli sonucu var: 1- Hekimlerin %72’si salgının şiddetinin Nisan ayına göre arttığını düşünüyor. 2- Bir aile hekiminin izlediği test pozitif Covid-19 hasta sayısı 8,5.

Aktif hasta sayısını hesaplayalım

Türkiye’de aktif hasta havuzu iki bölmeden oluşuyor: Hastanede yatırılarak tedavi edilmekte olanlar ve tedavisi evde sürdürülmekte olanlar.

TTB’nin araştırmasından gelen verileri dikkate aldığımızda, tedavisi evde devam eden hasta sayısı= aile hekimi başına hasta sayısı (8,5) x toplam aile hekimi sayısı (25.000) hesabıyla 212.500’dür.

Sağlık Bakanlığı Ağustos ayı ortasında hastaların yaklaşık yarısının evde tedavi edildiğini açıklamıştı. Bu verinin bugün için de geçerli olduğunu varsayarsak, aile hekimlerinin izlediği sayıda hastanın (212.500) hastanelerde tedavi edilmekte olduğu, dolayısıyla toplam aktif hasta sayısının 425.000’i bulduğu sonucuna ulaşırız.

Ancak 425.000’lik hasta havuzu şikayetleri nedeniyle test yapılmış ve/veya tomografisi çekilmiş olanların içinden bulunmuş hastaların oluşturduğu havuzdur. Oysa bir de yetersiz test yapıldığı için ya da testin yanılma payı nedeniyle hiç bilinmeyen, yani hastalığı belirtisiz geçiren bir hasta bölmesi var ki, bunun büyüklüğü Bakanlığın Haziran ayı içinde tamamladığı seroprevalans araştırmasına göre tanımlanmış hasta havuzunun 10 katıdır.

Ancak Haziran döneminde günlük test sayısı bugünkünün %40’ı kadardı, dolayısıyla, bugün için bilinmeyen hastaların sayısını bilinenlerin 10 katı değil, 4 katı olarak kabul etmek akla uygun görünüyor.

Bu değişkeni de dikkate aldığımızda, şu anda aktif hasta sayısının 1,7 milyon olduğunu buluruz.

TTB araştırmasının Türkiye’yi tam olarak temsil etmediğini, bu nedenle aile hekimi başına düşen hasta sayısının ankette saptanan değerin (8,5) yarısı kadar olduğunu (yaklaşık 4) varsaysak bile aktif hasta sayısının 1 milyon civarında olduğunu tahmin edebiliriz.

 *Fotoğraf Pixabay'dan

1-https://www.ttb.org.tr/haber_goster.php?Guid=d490f11a-fb24-11ea-abf2-539a0e741e38

 

Yorumlar

  1. Vaziyet kötü, salgın bitmez bu kafayla hocam, siz daha iyi anlatmışınız.

    YanıtlaSil
  2. Siz çok iyi özetlemişsiniz hocam ama durum hala vahim ,uyarılar havada kalıyor

    YanıtlaSil
  3. Hocam okadar itiraz, sayılar, bilim anlatıyor.Ne duyan var ne gören.Kimse inanmıyor, hastalarımızdanda biliyoz, sürü gibi bağışıklana kadar böyle giderde o da yok.Canımız sıkkın yorulduk. E.Ceren

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

SALGIN